JAK  İHMALYAN             
1922 - 1978                  


  

Ana Sayfa

Biyografi

Ben Kimim?

Foto Galeri

Video Galeri

Boyalı Resim

Grafi Sanatı

Yakma Sanatı

Şiirlerden Seçki

Hakkında

Düşünceler

Bağlantı






H A K K I N D A

Vartan İhmalyan

...Yıllardan 1966. Abidin Dino Moskova'ya gelmiş, «Sovyet Yazarlar Birliği» lokalinde çok güzel bir resim sergisi açmıştı. Abidin, rahmetli kardeşim Jak'ı İstanbul'dan tanırdı. 1942'de açmış olduğu «Liman» sergisine kardeşimden de bir resim almıştı, genellikle onun resimlerini beğenirdi. Moskova'ya gelişinden yararlanarak kardeşim Jak'a da uğramıştı, ben de oradaydım. Kardeşim, Abidin'e birkaç resim beğenip almasını söylemiş, o da almış ve kardeşime, atelyesiz resim yapmanın olanaksızlığını anlatmış, kardeşim resim yapmaya vakti olmadığını söyleyince Abidin kızmış, ne yapıp yapıp vakit bulması gerektiğini, bir atelye bulmasını ve hemen resim yapmaya başlamasını salık vermişti. Abidin Dino Paris'e döndükten sonra, kardeşim Moskova'nın «Marko paşa»sı, herkese yardıma her zaman hazır olan Şükrü babaya (Mehmet Remzi) başvurmuş ve onun yardımı sayesinde, bodrum katında küçük bir atelyeye kavuşup, lektörlük yaptığı Doğu dilleri enstitüsünde işini bitirir bitirmez doğru atelyesine gelip, akşamın saat 10 larma kadar resimle uğraşmaya başlamıştı. Birbirinden güzel resimler yapıyor, görenler bayılıyordu. Bu arada pek başarılı olmayan resimleri de yok değildi, ama bunlar tektüktü, kendisi de beğenmezdi.

Rahmetli kardeşim atelyesine kavuştuktan sonra, sanatında büyük bir ilerleme görüldü, Sovyetler Birliği'nin kalbur üstü ressamları arasında yer aldı. Daha Sovyet Ressamlar Birliği'ne üye olmadan önce, ilk sergisini Moskova'daki Sanat Emekçileri Merkez Evi'nde açtı. Bu evin yöneticisi Askerov Agasi yoldaş, kardeşimin bu sergisini düzenlemekle onun Moskova'da tanınmasına yardımcı oldu. Ama kardeşim daha Sovyet Ressamlar Birliği'ne üye olmadığı için, afişlerde «amatör ressam Jak İhmalyan'ın sergisi» diye yazılmıştı. Açılış töreninde ben de vardım. Bir ressam sergiyi açarken şöyle konuşmuştu: «Afişlerde bu ressamın amatör olduğu yazılı, bunda bir yanlışlık olmalı, çünkü ressam tam bir profesyonel düzeyde». Sonra, sözü geçen ressam, tablolar karşısında birer birer durarak, kardeşimin profesyonel düzeyini belirtmeye çalıştı. Sergi çok kalabalıktı, daha başka ressamlar da konuştular, hepsi de övdü kardeşimi. Sıra geldi sergiyi gezenlere, bunlar arasında da birçok soru soranlar oldu kardeşime, o da yanıtladı. Büyük bir başarı olmuştu bu sergi kardeşim için ve özellikle seyircilerin deftere yazdıkları övgü yazıları onu esinlemişti.

Bir süre sonra Türkkaya Ataöv Moskova'ya gelmiş, nasıl olmuşsa kardeşim Jak'la tanışmış, atelyesine gitmiş, resimlerini beğenmiş ve tanıdığı Sovyetler Birliği Kahramanı bir kadına kardeşimden sözetmişti. Bu kadın da Sovyet Ressamlar Birliği yöneticilerinden Salahov adında bir Azerî ressamını tanıyormuş, birgün o kadın, Ataöv ve Salahov buluştuklarında, Türkkaya, kardeşim Jak için Salahov'a: «Biz bu ressamın değerini bilmedik, bari siz bilin» demiş, Salahov da merak edip kardeşimin atelyesine giderek resimlerini görüp beğenmiş, ve onun Sovyet Ressamlar Birliği'ne alınmasını sağlamıştı. Ne ben ne de rahmetli kardeşim, Türkkaya Ataöv'ün bu iyiliğini hiç unutmuş değiliz. Kardeşime kalsaydı, o çekingenliğiyle hiçbir zaman Sovyet Ressamlar Birliği'ne üye olamazdı.

Kardeşimin, Moskova'daki Sanat Emekçileri Merkez Evi'ndeki sergisinden sonra kendisine güveni arttı ve daha güzel resimler yapmaya başladı. Bir yandan da Türkiye'den Moskova'ya gelen Aziz Nesin, Yaşar Kemal, Dağlarca vb. konukların kardeşimin resimlerini beğenmeleri onu esinlendirdi. Konuklara resimler vermekte pek cömertti rahmetli kardeşim. Her konuğa: «Hangisini beğenirseniz alın» derdi, onlar da sevinerek alırlardı...



Copyright © 2007 & Web-design: Vache Ihmalian

Сайт создан в системе uCoz